Bugünün Sorunlarına, Geleceğin Çözümleri...
Soru & Cevap Kariyer +90 212 325 25 01

25 Seri No.lu KDV Tebliği ile Yapılan Düzenlemeler

25 Seri No.lu KDV Tebliği 23/3/2019 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Tebliğ ile KDV Genel Uygulama Tebliğinde önemli sayılabilecek değişiklikler yapılmıştır. Bu değişiklikler aşağıda özetlenmiştir.

 

1-    Kur farklarının KDV’ne tabi olduğu konusunda KDV Genel Uygulama Tebliğine eklemeler yapılmıştır.

 

 7161 sayılı Kanun ile  3065 sayılı KDV Kanununun 24/c maddesine hüküm eklenmek suretiyle kur farklarının KDV’ne tabi olduğu konusu kanun hükmüne bağlanmıştır. Bu düzenleme 1 Şubat 2019 tarihinden itibaren uygulanmak üzere 18/1/2019 tarihinde yürürlüğe girmiştir.

 

KDV Genel Uygulama Tebliğinde Kanunun 24/c maddesi ile ilgili bölümlerine “kur farkları” ibaresi eklenmiş ve uygulamaya yönelik açıklamalarda bulunulmuştur. Tebliğde yer alan açıklamalar doğrultusunda;

 

a)  Alıcı ve satıcı arasında vadeli satışlarda ödeme tarihinde oluşan kur farkları matraha dahil olup bunlar için fatura düzenlenecektir.

 

b)Matraha dahil olacak kur farklarının hesabında, mal ve hizmet bedeline isabet eden kur farkları dikkate alınacak olup, hesaplanan KDV’ye ilişkin ortaya çıkan kur farkları matraha dahil edilmeyecektir.

 

2- İhraç kayıtlı teslimlerde iade talep dilekçesinin verilmesinden sonra imalatçı aleyhine ortaya çıkan kur farklarının iade hesabında dikkate alınmaması sağlanmıştır.

 

İmalatçılara ihraç kayıtlı teslim nedeniyle iade edilecek KDV hesabında, imalatçı aleyhine ortaya çıkan kur farklarından doğanlar da dahil olmak üzere, imalatçı aleyhine matrahta meydana gelen değişikliğe ilişkin vergi (imalatçı aleyhine matrahta meydana gelen değişikliğe ihraç kayıtlı teslim edilen malın tabi olduğu oran uygulanmak suretiyle bulunan tutar) ihraç kayıtlı teslim bedeli üzerinden hesaplanan vergiden düşülmektedir.

 

KDV Genel Uygulama Tebliğine eklenen düzenleme ile “iade talep dilekçesinin verildiği tarihten sonra imalatçı aleyhine ortaya çıkan kur farklarına ilişkin olarak iade hesabında herhangi bir düzeltme yapılmayacağı” belirtilmiştir. 

 

Dolayısıyla, iade talep dilekçesinin verildiği tarihe kadar imalatçı aleyhine ortaya çıkan kur farkları iade hesaplamasında dikkate alınacak, bu tarihten sonra ortaya çıkan kur farkları nedeniyle iade hesabında herhangi bir düzeltme yapılmayacaktır.

 

Bu düzenleme, Nisan 2019 ve daha sonraki vergilendirme dönemlerine ilişkin iade taleplerine uygulanmak üzere 23 Mart 2019 tarihinde yürürlüğe girmiştir.

 

3- Organize sanayi bölgeleri ile küçük sanayi sitelerinin yenilebilir ve diğer enerji (jeotermal, güneş, rüzgar, vb.) tesislerinin yapımına ilişkin istisna konusunda KDV Genel Uygulama Tebliğine gerekli eklemeler yapılmıştır.

 

7161 sayılı Kanun ile 3065 sayılı KDV Kanununun 13/j maddesine “yenilenebilir ve diğer enerji” ibaresi eklenerek organize sanayi bölgeleri ile küçük sanayi sitelerinin yenilebilir ve diğer enerji (jeotermal, güneş, rüzgar, vb.) tesislerinin yapımına ilişkin kendilerine veya kendileri tarafından oluşturulan iktisadi işletmelere yapılacak mal teslimleri ve hizmet ifaları KDV’den istisna edilmişti.

 

İstisna hükmü KDV Genel Uygulama Tebliğinin ilgili bölümlerine işlenmiştir.

 

4- Basılı kitap ve süreli yayın teslimlerinde istisna uygulaması konusunda düzenleme ve açıklamalar yapılmıştır.

 

7166 sayılı Kanunla değişik 3065 sayılı Kanunun 13 üncü maddesinin birinci fıkrasının (n) bendine göre, 21/6/1927 tarihli ve 1117 sayılı Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kanunu hükümlerine göre poşetlenerek satılanlar hariç olmak üzere basılı kitap ve süreli yayınların teslimi 22/2/2019 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere KDV’den istisnadır.

 

a)  İstisna uygulamasında özellik arz eden konular

 

İstisna, basılı kitap ve süreli yayınların (ikinci el olanlar dahil) yurt içindeki her safhada tesliminde ve ithalinde uygulanacaktır.

 

1117 sayılı Kanun hükümlerine göre poşetlenerek satılan basılı kitap ve süreli yayınların tesliminde istisna uygulanmayacaktır.

 

Kanun maddesinde yer alan süreli yayın ifadesinden, belli aralıklarla yayımlanan gazete, dergi gibi basılmış eserler ile basılı haber ajansları yayınlarının anlaşılması gerekmektedir.

 

Ders kitapları, dini kitaplar, ansiklopediler, almanaklar, hikaye ve romanlar (foto roman, çizgi roman dahil), yemek kitapları, kitap şeklindeki harita ve atlaslar, soru ve bilgi bankası kitapları, mevzuat seti kitapları da istisna kapsamındadır.

 

Boyama defterleri, kitap şeklinde olmayan yaprak testler, mevzuat setlerinin güncellenmesi amacıyla gönderilen föyler, ciltli takvim, kartela, ezber kartları, kataloglar, broşürler gibi yayınlar kitap kapsamında değerlendirilemeyeceğinden bunların teslimi istisna kapsamında değerlendirilmeyecektir.

 

Elektronik kitap (e-kitap) ile süreli yayınların elektronik ortamda satışı, elektronik kitap ve süreli yayın okuyucu, tablet ve benzerlerinin tesliminde istisna uygulanmaz.

  

İstisna, basılı kitap ve süreli yayınların teslimine ilişkin olup, bunların basımına ilişkin alınan mal ve hizmetler KDV’ye tabidir.

 

b)  İstisnalı fatura düzenlenmesi

 

İstisna kapsamında teslim yapanların düzenledikleri fatura ve benzeri belgelerde KDV gösterilemeyecek ve “3065 sayılı KDV Kanununun (13/n) maddesi hükmü gereğince KDV hesaplanmamıştır.” ibaresine yer verilecektir.

 

c)  İstisnanın beyanı

 

Bu istisna kapsamında yapılan teslimler, teslimin yapıldığı vergilendirme dönemine ait KDV beyannamesinin “İstisnalar-Diğer İade Hakkı Doğuran İşlemler” kulakçığının, “Tam İstisna Kapsamına Giren İşlemler” tablosunda, 335 kod numaralı “Basılı Kitap ve Süreli Yayınların Teslimleri” satırı aracılığıyla beyan edilecektir. 

 

Bu satırın “Teslim ve Hizmet Tutarı” sütununa istisnaya konu teslimin KDV hariç tutarı, “Yüklenilen KDV” sütununa bu teslimlere ilişkin alış ve giderlere ait belgelerde gösterilen toplam KDV tutarı yazılacaktır. İade talep etmek istemeyen mükellefler, “Yüklenilen KDV” sütununa “0” yazmalıdır.

 

d)  KDV iadesi

 

Mükellefler istisna kapsamında yapılan satışlar dolayısıyla yüklenilen KDV’yi iade alabilecektir.

 

İstisna kapsamında temin ettiği basılı kitap veya süreli yayınları, yine bu istisna kapsamında teslim eden mükelleflerin, basılı kitap veya süreli yayın alımında ödemediği KDV’yi iade olarak talep etmesi mümkün olmayıp, varsa genel giderler ve ATİK’ler nedeniyle iade talep etmesi mümkündür. Bu durumda, genel giderler ve ATİK’ler nedeniyle yüklenilen KDV için iade talebinde bulunabilecek KDV tutarı, basılı kitap veya süreli yayınların satış bedeli ile bunların alış bedeli arasındaki farka genel vergi oranı uygulanmak suretiyle bulunan tutarı aşamayacaktır.

 

Mahsuben İade: Bu işlemlerden kaynaklanan mahsuben iade talepleri miktarına bakılmaksızın vergi inceleme raporu, YMM raporu ve teminat aranmadan yerine getirilecektir.

 

Nakden İade: 5.000 TL’yi aşmayan nakden iade talepleri vergi inceleme raporu, YMM raporu ve teminat aranmadan yerine getirilecektir. Nakden iade talebinin 5.000 TL’yi aşması halinde aşan kısmın iadesi, vergi inceleme raporu veya YMM raporuna göre yerine getirilecektir. Teminat verilmesi halinde mükellefin iade talebi yerine getirilecek ve teminat, vergi inceleme raporu veya YMM raporu sonucuna göre çözülecektir.

 

5- İmalat sanayiine yönelik yatırım teşvik belgesi kapsamında 2019 yılında yapılan inşaat harcamaları için yüklenilen KDV’nin iadesi konusu KDV Genel Uygulama Tebliğine işlenmiştir.

 

7161 sayılı Kanunun 20 nci maddesiyle, 3065 sayılı KDV Kanununun geçici 37 nci maddesinde değişiklik yapılarak imalat sanayii yatırımlarına ilişkin inşaat harcamaları dolayısıyla yüklenilecek KDV’nin iade edilmesine yönelik uygulamanın 2019 yılında da sürdürülmesine imkan sağlanmış; ayrıca Cumhurbaşkanına bu uygulamanın süresini 5 yıla kadar uzatma konusunda yetkisi verilmişti.

 

KDV Genel Uygulama Tebliğinin ilgili bölümleri bu değişiklik doğrultusunda güncellenmiştir.

 

6- 2019 yılı UEFA Süper Kupa Finali ve 2020 Şampiyonlar Ligi Finali organizasyonu kapsamında yapılacak teslim ve hizmetlerde istisna uygulaması konusunda düzenleme ve açıklamalar yapılmıştır.

 

7162 sayılı Kanun ile 3065 sayılı KDV Kanununa eklenen Geçici 40 ıncı madde ile ülkemizin ev sahipliği yapacağı 2019 UEFA Süper Kupa Finali ve 2020 UEFA Şampiyonlar Ligi Finali müsabakalarına ilişkin olmak üzere;

 

i)UEFAkatılımcı futbol kulüplerive organizasyonda görevli tüzel kişilerden iş yeri, kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayanlara, bu müsabakalar dolayısıyla yapılacak mal teslimleri ve hizmet ifaları ile 

 

ii) Bunların bu müsabakalar dolayısıyla yapacakları mal teslimleri ve hizmet ifalarının

 

KDV’den istisna olduğu hükme bağlanmıştı.

 

Söz konusu düzenleme tam istisna mahiyetindedir. Dolayısıyla, bu kapsamda yapılan mal teslimleri ve hizmet ifaları nedeniyle yüklenilen vergiler, vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan vergilerden indirilecek, indirim yoluyla telafi edilemeyen vergiler istisna kapsamında işlem yapan mükellefin talebi üzerine iade edilecektir.

 

a)  İstisna uygulaması ve müteselsil sorumluluk

 

Türkiye Futbol Federasyonu tarafından, istisna kapsamında mal ve hizmet almak isteyen UEFA, katılımcı futbol kulüpleri ve organizasyonda görevli tüzel kişilerden iş yeri, kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayanlara 3065 sayılı Kanunun geçici 40 ıncı maddesi kapsamında olduklarına yönelik bir yazı verilecektir. Bu yazı satıcılara ibraz edilerek istisna uygulanması sağlanacaktır. Satıcı firma bu yazıyı 213 sayılı Kanunun muhafaza ve ibraz hükümlerine göre saklayacaktır. 

 

Satıcıların bu yazı olmadan istisna uygulamaları halinde, istisna uygulaması nedeniyle ziyaa uğratılan vergi, ceza, zam ve faizlerden alıcılar ile birlikte satıcılar da müteselsilen sorumlu olacaklardır.

 

İstisna kapsamındaki malların ithalat yoluyla temin edilmesi halinde, yazı ilgili gümrük idaresine ibraz edilmek suretiyle istisnanın uygulanması sağlanacaktır.

 

İşlemin istisna için belirlenen şartları baştan taşımadığı ya da şartların daha sonra ihlal edildiğinin tespiti halinde, ziyaa uğratılan vergi ile buna bağlı ceza, faiz ve zamlar, kendisine istisna kapsamında teslim veya hizmet yapılan alıcıdan aranacaktır. İstisna belgesinin istisna kapsamında olmayanlara verilmesi halinde, ziyaa uğratılan vergi ile buna bağlı ceza, faiz ve zamlardan alıcı ile birlikte Türkiye Futbol Federasyonu da sorumlu olacaktır.

 

UEFA, katılımcı futbol kulüpleri, organizasyonda görevli tüzel kişilerden iş yeri, kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayanların istisna kapsamındaki teslim ve hizmetlerinde ise KDV hesaplanmayacaktır.

 

İstisna uygulanan teslim ve hizmetler nedeniyle yüklenilen KDV, satıcılar tarafından indirim konusu yapılabilecektir. İndirim yoluyla telafi edilemeyen KDV iade edilecektir.

 

b)  İstisnanın beyanı

 

İstisna kapsamında yapılan teslim ve hizmetler KDV beyannamesinde yer alan “İstisnalar-Diğer İade Hakkı Doğuran İşlemler” kulakçığının, “Tam İstisna Kapsamına Giren İşlemler” tablosunda, 336 kod numaralı “UEFA Müsabakaları Kapsamında Yapılacak Teslim ve Hizmetler” satırı aracılığıyla beyan edilecektir.

 

Bu satırın “Teslim ve Hizmet Tutarı” sütununa istisnaya konu işlem bedeli, “Yüklenilen KDV” sütununa bu işlemle ilgili alım ve giderlere ait belgelerde gösterilen toplam KDV tutarı yazılacaktır.

 

İade talep etmek istemeyen mükellefler, “Yüklenilen KDV” sütununa ilişkin alana “0” yazacaktır.

 

c)  KDV iadesi

 

Mahsuben İade: Mükelleflerin bu işlemden kaynaklanan mahsuben iade talepleri, gerekli belgelerin ibraz edilmiş olması halinde miktarına bakılmaksızın vergi inceleme raporu, YMM raporu ve teminat aranmadan yerine getirilecektir.

 

Nakden İade: Mükelleflerin bu işlemden kaynaklanan ve 5.000 TL’yi aşmayan nakden iade talepleri vergi inceleme raporu, YMM raporu ve teminat aranmadan yerine getirilecektir. İade talebinin 5.000 TL’yi aşması halinde aşan kısmın iadesi, vergi inceleme raporu veya YMM raporuna göre yerine getirilecektir. Teminat verilmesi halinde, mükellefin iade talebi yerine getirilecek ve teminat vergi inceleme raporu veya YMM raporu sonucuna göre çözülecektir.

 

7- Hasılat esaslı vergilendirme usulü konusunda açıklamalar yapılmıştır.

 

7104 sayılı Kanun ile 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununa eklenen 38 inci madde ile ticari kazancı işletme hesabına göre tespit edilenler ile mesleki kazancı serbest meslek kazanç defterine göre tespit edilenlerden Cumhurbaşkanınca belirlenen sektör ve meslek grupları kapsamında yer alanların hasılat esasına göre vergilendirilebilmelerine imkan tanınmıştı. Böylelikle KDV’de vergilendirme konusunda gerçek usulde vergilendirmenin yanında bir de hasılat esaslı vergilendirme usulü ortaya çıkmıştır.

 

KDV Genel Uygulama Tebliğinde hasılat esaslı vergilendirme usulü konusunda açıklamalar yapılmıştır. Bu açıklamalar doğrultusunda hasılat esaslı vergilendirmeye ilişkin önemli konular aşağıda özetlenmiştir.

 

·      Hasılat esaslı vergilendirme usulünden yalnızca Cumhurbaşkanı Kararı kapsamında hasılat esaslı vergilendirme usulü kapsamına alınan sektör ve meslek gruplarında yer alan mükellefler yaralanacaktır.

 

·      Bu kapsamda vergilendirilmek isteyenler, bağlı oldukları vergi dairesine başvurarak bu usule geçmeyi talep edeceklerdir. Vergi dairesi tarafından başvurular incelenerek, mükellefin bilgileri kontrol edilecek ve şartları sağlayan mükelleflere, bu kapsamda vergilendirilmelerinin uygun görüldüğü yazı ile bildirilecektir. Bu kapsamdaki mükellefler, söz konusu bildirimin tebliğ edildiği tarihi içine alan vergilendirme dönemini takip eden dönemden itibaren hesaplayacakları KDV’yi hasılat esaslı vergilendirme usulüne göre aylık vergilendirme dönemleri itibarıyla beyan edecektir. 

 

·      Hasılat esaslı vergilendirme usulüne geçen mükellefler bu usule geçtikleri dönemden itibaren iki yıl (24 ay) boyunca bu usulden çıkamayacaklardır.

 

·      Hasılat esaslı vergilendirme usulüne göre vergilendirilen mükellefler, kazançlarının tespitinde kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla alış vesikalarında gösterilen katma değer vergisi ile hasılat esaslı vergilendirme usulüne göre beyan ederek ödedikleri katma değer vergisini işlemin mahiyetine göre gider veya maliyet, yaptıkları teslim ve hizmetler dolayısıyla hesapladıkları katma değer vergisini gelir olarak dikkate alacaklardır.

 

·      Gerçek usulden hasılat esaslı vergilendirme usulüne geçen mükellefler, hasılat esasına geçtikleri vergilendirme dönemi beyannamesinde yer alan devreden KDV tutarını indirim konusu yapma imkânını kaybedeceklerinden, bu tutarları gelir/kurumlar vergisi uygulaması bakımından gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alabileceklerdir.

 

·      Hasılat esaslı vergilendirme usulüne geçen mükellefler, vergiye tabi işlemlerin karşılığını teşkil eden bedeller üzerinden mal ve hizmetlere uygulanan KDV oranlarını belirleyen 2007/13033 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı eki listelerde belirlenen oranlara göre KDV hesaplar, fatura ve benzeri belgeler üzerinde bu KDV’yi gösterirler.

 

·      Bu usule tabi mükelleflerin ödeyecekleri vergi, vergiye tabi işlemlerin bedeli ve buna ilişkin hesaplanan KDV tutarlarının toplamına ilgili Cumhurbaşkanı Kararında belirlenen oran uygulanmak suretiyle hesaplanacaktır.

 

·      Hasılat esaslı vergilendirme usulüne tabi mükellefler, bu usule göre hesapladıkları vergiyi 4 No.lu KDV Beyannamesi ile vergilendirme dönemini takip eden ayın yirmidördüncü günü akşamına kadar beyan edip aynı ayın yirmialtıncı günü akşamına kadar ödeyeceklerdir.

 

·      Hasılat esaslı vergilendirme usulüne tabi olan mükelleflerin mal teslimi ve hizmet ifalarında alıcılar tarafından KDV tevkifatı yapılmayacaktır. Ancak bu mükelleflerin tam ve kısmi tevkifata tabi mal ve hizmet alımlarında KDV tevkifatı uygulanacaktır.

 

·    Hasılat esaslı vergilendirme usulüne tabi olan mükelleflerin düzenleyecekleri belgelerde hesaplanan KDV tutarları, KDV mükellefi alıcılar tarafından genel esaslara göre indirim konusu yapılabilecektir.

 

Tebliğin tam metnine aşağıda yer alan duyuru dosyamızdan ulaşabilirsiniz.

 

 

 

 

PAYLAŞ